Yüzüme Bak

Alnımdaki yara izi bana Ermenilerden haberdar olduğum günü hatırlatır. Oğlunun yanlışlıkla attığı taş alnımı yardığında, eşi “Bunlar bizi yine kesecek”, diye feveran ederken akıl sağlığını kaybetmiş komşumuz Dikran Amca’nın elini ısırıp dizini dövmelerini unutamam. Annemin muhabbet beslediği komşularımızı teskin etmesi zaman almadı ancak pek çok hatıram sisler ardında kalmışken otuz yıl sonra o sahne hâlâ gözlerimin önünde. “Yüzüme Bak”a başlarken Dikran Amca’yla eşi vardı aklımda. Bu roman, Dikran Amca’yla eşine. Yaşıyorlarsa kendileri veya mahdumları, onlar da aramızda değillerse Ermenilerimiz bu romanı gönül borcumu ödeme çabası saysın isterim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir